DOLAR 36,6320 % -0.03
EURO 40,0542 % 0.38
STERLIN 47,6086 % 0.33
FRANG 41,6084 % 0.48
ALTIN 3.534,61 % 0,52
BITCOIN 84.250,00 1.098

Çukurova’da Zirai Don: “Tarım açısından 6 Şubat depreminin benzerini yaşadık”

Yayınlanma Tarihi : Google News
Çukurova’da Zirai Don: “Tarım açısından 6 Şubat depreminin benzerini yaşadık”

Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı. Çukurova’nın afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini söyledi ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’yı birlikte inceleme yapmak için bölgeye davet etti.

🔴 Çukurova Bülten | Necati Karakuş – Olcay Aytürk

“Bazı ürünlerde %100 zarar var”

Adana’da 22 Şubat’ta başlayan ve üst üste 4 gece süren soğuk hava zirai dona sebep oldu. Çukurova Bülten Haber Merkezi’ne konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ahencan Tayakısı,  zirai donun tarım alanlarına, çiftçilere verdiği zararı ve bu zararın nasıl atlatılabileceğini değerlendirdi.

Bazı ürünlerde %100’e varan zararın olduğunu belirten Tayakısı, sonradan çiçek veren ürünlerin ne kadar zarar gördüğünün tespit edilemediğini ama verimin mutlaka düşeceğini söyleyerek şu sözlere yer verdi;

Erkenci gruptaki sert çekirdekli dediğimiz şeftali, nektarin, erkenci kayısı, erik gruplarında %100 zarar var. Onun dışında sonradan çiçek açacak olan sert çekirdeklilerde de en az %30 ile %50 arasında bir zararlanma olur. Bazı mandalin ve portakal gruplarında henüz daha göz kabarması veya sürgün olmadığı için onlarda zarar şu anda tespit edilemedi. Narenciye’de ikinci sürgün dönemi vardır. İkinci sürgün dönemi dediğimiz işte Mayıs sürgününde, Nisan-Mayıs sürgününde tekrar çiçek gelme olasılığı var. Ama oradaki çiçek de randıman vermez.”

Bahçe ürünleri dışında sebze grubunda da zararın büyük olduğunu vurgulayan Tayakısı, Patates daha küçük yumruğu dönemindeydi. Yani ana patatesler oluşmamıştı. Şimdi onların tamamı çürüdü. Onun dışında sebze grubu dediğimiz ıspanak, marul, lahana, karnabaharda da %50-%60 civarında zarar var, ki bu kış sebzeleri soğuğa dayanıklıdır” dedi.

“Çukurova afet bölgesi ilan edilmeli”

Öncesinde ve sonrasında yapılabilecekleri sorduğumuzda, Tayakısı bu tarz soğuklarda öncesinde bir şey yapmanın mümkün olmadığını, sonrasında ise tarımın ve ekonominin devamlılığı için afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi;

“Pervane sistemi dışında üreticiler klasik yöntemleri uyguladılar: saman balyası yakmak, lastik yakmak, seralarda soba yakmak, kaloriferi çalıştırmak. Kapalı alanlarda bir nebze kontrol altına alınabilir. Dışarıdan gelen hava akımını kesmiş oluyorsun ama açık alanda hiçbir şekilde koruma bu derecedeki donda mümkün değil.

Çiftçilerin yüzde sekseninin ya Ziraat Bankası’na ya Tarım Kredi Kooperatifleri’ne ya da özel bankalara kredi borcu var. Mahsul elde edemeyecekleri için bu borçları ödemeleri imkansız. Bu nedenle afet bölgesi ilan edilip bu borçların 2 yıllığına faizsiz ve koşulsuz ertelenmesini önerdik. Mesela Tarsim Sigortası yaptırmış olan üreticilerimiz var. Tarsim Sigortalarında da bir muafiyet oranı var. Dolayısıyla bu afet bölgesi çerçevesinde Tarsim’in muafiyet oranlarının da kaldırılmasını talep ettik.”

“Borçların erteleneceği konusunda ben iyimser değilim

Adana Valiliği’nin İl Afet ve Acil Durum Koordinasyon Kurulu Toplantısı’nda sadece 6 Şubat üzerine bir değerlendirme yapıldığını hatırlattığımızda asıl muhatabın Tarım İl Müdürlüğü ve TARSİM yetkililerin olduğunu belirten Tayakısı,

Tabii ki valilik görmezden gelemez. Onlarda Tarım İl Müdürlüğü’nden bilgi alıyorlar. Şu anda Tarım İl Müdürlüğü ve TARSİM yetkilileri arazide zarar ziyan oranlarını tespit etmek için çalışmalar yapıyorlar. Biraz pollyannacılık yaparak beklentilerimizin karşılanacağını umuyoruz. Fakat geçmişteki tecrübelerimiz düşünüldüğünde yani borçların erteleneceği konusunda ben iyimser değilimsözlerine yer verdi.

Biz tarım siyaseti yapıyoruz

Tarımın ülke ekonomisi için ne kadar önemli olduğunu vurgulayan Tayakısı, siyasetçilerin siyasetini değil tarım siyaseti yaptıklarını belirterek sözlerine şunları ekledi;

“Çiftçi zarar gördüğünde hepsi zarar görüyor. En basitinden çiftçi para kazandığında oğlunun düğününü yapacağını düşünün. Bir düğün demek mobilya sektörü, kuyum sektörü, giyim sektörü, ayakkabı sektörü, her türlü sektör canlanıyor. Doğal olarak çiftçi para kazanmadığında hiçbir sektör canlanmayacak.

Hangi parti olursa olsun bize görüş almaya geldiğinde kapımız açık. O yüzden tarım için eğer hükümete karşı gelmemiz gerekiyorsa hükümete karşıyız, hükümetin yanında olmamız gerekiyorsa hükümetin yanındayız. Mesleğimiz için, Çukurova, Türkiye tarımı için… Tarım siyaseti yapıyoruz biz, siyasetçi siyaseti yapmıyoruz. Yok o belediyenin, yok bu hükümetin hiç önemli değil.

Ben bir örneğini vereyim; Zeydan Karalar Çukurova Üniversitesi’nde tarım akademisi kuruyor. Ve bizi davet etmediler. Ben Zeydan Karalar’a ‘biz bu projenin neresindeyiz diye hesap sordum. Yani Ziraat Mühendisleri Odası tarıma yön veren mühendislerdir. Çukurova’da tarıma yön veren ziraat mühendisleridir. Zira ilaç bayilerinin tamamı ziraat mühendislerinden oluşuyor. Ve bu mühendislerin odası olan Ziraat Mühendisler odası böyle bir akademinin dışında tutulamaz.”

Ahencan Tayakısı’ya son olarak söylemek istediklerini sorduğumuzda Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’yı bölgeye birlikte inceleme yapmak için mutlaka beklediklerini ve Çukurova’nın afet bölgesi ilan edilmesinin zaruri olduğunu söyleyerek eğer zararın giderilmese, çiftçiyle birlikte diğer sektörlerin de etkileneceğini ve yüksek fiyatlardan dolayı vatandaşların ürünleri almakta zorlanacağını vurguladı.

Adana çevrede sınıfta kaldı: “Ağaç olduk, kesildik Yaşar Kemal’de”

 

Erciş Haberleri
deneme bonusu veren siteler
deneme bonusu veren sitelerdeneme bonusu veren siteler