Çukurova Bülten Haber Merkezi "24 Temmuz Dünya Basın Özgürlüğü" için mücadele günü nedeniyle bir açıklama yayımladı.
Medyanın zorlu bir sürecin içerisinden geçtiği ve şartların giderek daha zorlaştığı bu zamanlarda tek çıkışın "mücadele etme" olduğunun vurgulandığı açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
Bugün “24 Temmuz Dünya Basın Özgürlüğü” günü... Bugün, bir “bayram” olarak kutlanmanın ve tarihsel anlamının ötesinde hem ulusal hem de yerel basın için zorluklarla, engellerle, maddi manevi problemlerle uğraşan basın için bir “mücadele tazeleme” günü olarak anlam kazanıyor. Çünkü yerel ve ulusal basın çoklu bir sorunlar silsilesi ile baş başa bırakılmış durumdadır. Bundan 115 yıl önce ilan edilen meşrutiyet, sansürle tarihe adını yazdıran Abdülhamit’e karşı basının, özgür düşüncenin de zaferiydi. İşte, bugünün tarihsel anlamı ve gazetecilik fikrine devrettiği mesaj, sansürüyle ve istihbarat ağıyla anılan Abdülhamit’e karşı kazanılan bu zaferin anılması ve geleceğe taşınmasıdır. Ve fakat, ne yazık ki bugünlerde gazetecilik fikri, gazeteci olmayanlara, gazeteciliğin evrensel, toplumcu ve çağdaş ilkelerine karşıtlık üreten kolları uzamış bir kliğe ve basını iğdiş edenlerin kirli ellerine bırakılmış durumda... Çukurova Bülten olarak bu süreçten geçerken, yerel medya olmanın zorlukları ve yüküyle uğraşıyor, 24 Temmuz’u yukarıda kısaca anlattığımız şekilde görüyor ve ele alıyoruz. Yerel basının bir temsilcisi olarak, Dünya Basın Özgürlüğü gününü bir mücadele günü olarak sahipleniyoruz. Ekran karartmanın, gazetecilere baskının, işsiz gazetecilerin, envai çeşit sansürün ya da prestiji sıfırlanan bir meslek olarak gazeteciliğin karşısında “gazetecilik” yapmaya devam edeceğimizi ilan ediyoruz. “Basın bayramımız”, daha doğru bir ifadeyle “Basın Özgürlüğü için Mücadele Günü”müz kutlu olsun...
