Eğitim Sen Adana Şube Kadın Meclisi, Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulu’nda gerçekleşen cinsiyetçi saldırıyla ilgili basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Eğitim sistemindeki cinsiyetçiliğin ve kadın düşmanı uygulamaların geldiği son nokta Bursa’nın Yıldırım ilçesindeki Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulunda açığa çıkmıştır” sözlerine yer verdi.
Eğitim Sen Adana Şubesi Kadın Meclisi adına basın açıklamasını okuyan Kadın Sekreteri Saadet Çağrı Coşkun, “Eğitim sistemindeki cinsiyetçiliğin ve kadın düşmanı uygulamaların geldiği son nokta Bursa’nın Yıldırım ilçesindeki Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulunda açığa çıkmıştır” sözlerine yer verdi.
Çağrı konuyla ilgili şunları ifade etti;
“Bursa’nın Yıldırım ilçesindeki Mahmut Celalettin Ökten İmam Hatip Ortaokulu Müdürü Ergin Kaya Kırbıyık’ın, müdür yardımcısı eğitim emekçisi kadın arkadaşımıza ait odanın kapısını kırarak içeri girmesi ve odayı kadın arkadaşımızın iradesi dışında boşaltılması eğitim sistemindeki cinsiyetçiliğin ve kadın düşmanı uygulamaların geldiği son noktayı açıkça gözler önüne sermiştir.
İktidarın uzunca bir süredir bilimsellikten uzak, tekçi, dinci, cinsiyetçi müfredat dayatması; toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştirmekte ve iktidarın topluma dayatması olan “makbul kadın” rollerini pekiştirmeyi hedeflemektedir. İktidar; ders kitaplarının içeriğinden, ders kitaplarında kullanılan görsellere kadar eğitim- öğretimin her aşamasında toplumsal cinsiyet eşitliğini yok sayan, cinsiyetçiliği derinleştiren müfredat aracılığıyla, biz kadınları kamusal alanın dışında ev içine hapseden , kız çocuklarının eğitim hakkını gasp eden politiklarını yaygınlaştırıyor.
İktidar, Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile öğretmenlerin pedagojik özgürlüğünü kısıtlamakta, eğitimde yaratıcı ve eleştirel düşünmeyi teşvik etmek yerine itaatkâr bireyler yetiştirmeyi hedeflemektedir. Bu model ile eğitimin temel dayanaklarını 12 Eylül darbe rejiminin yapmak istediği gibi Türk- İslam sentezi ile şekillendirerek öğrencilerin kültürel ve dini kimliklerini İslami öğretilerle harmanlamayı amaçlamaktadır..
“İktidarın ideolojik düşünce sistemine dayalı eğitim modeli”
Din eğitiminin yaygınlaştırılması laik eğitim anlayışını zayıflatırken farklı inançlara sahip ya da inançsız bireylerin dışlanma ve ötekileştirilme riskini arttırmaktadır.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile “milli ve manevi değerler” adı altında iktidarın ideolojik düşünce sistemine dayalı, ahlak ve değerler vurgusunun öne çıkartılması, okullardaki eleştirel düşünmeyi sınırlamakta, öğrencilerin farklı kültür ve değerlerle tanışmasını engellemektedir. Son olarak Bursa’da okul müdürünün, okul içinde uyguladığı baskı ve mobbing, veli toplantısında okulda başı açık öğrenci istemediğini alanen dile getirmesi, kadın müdür yardımcısına yönelik saldırısı, iktidarın eğitim -öğretim alanında yaratmak istediği anlayışın son göstergeleri olmuştur…
Biz kadınlar, hayatlarımıza ve haklarımıza dönük her türlü saldırıya, eğitimde cinsiyete dayalı eşitsizlikleri inşa eden ve sürdüren tüm uygulama ve politikalara karşı, iş yerlerimizde, sokaklarda ve yaşamın her alanında eşitlik ve özgürlük mücadelemizden asla vazgeçmiyoruz. Kamusal, laik, bilimsel, demokratik ,cinsiyet eşitlikçi anadilinde eğitim mücadelemizi sürdüreceğimizin sözünü veriyoruz.
YAŞASIN KESK, YAŞASIN EĞİTİM- SEN”