Haber: Olcay Aytürk (Çukurova Bülten Haber Merkezi)
Basın alanında her gün yeni bir darbe ile karşı karşıya kalıyoruz. Gün geçmiyor ki gelişigüzel sansür uygulamaları, gazetecilere yönelik şiddet, tutuklama ile karşılaşmayalım. Öğrencilerin ve mezunların penceresinden ise durum daha içler acısı. Mesleğini gerektiği gibi yapamama, işsizlik korkusu, basın emekçilerine yönelik sömürüler ve kadın gazetecilere uygulanan eşitsizlikler...
Gazeteciler ve gazeteci adayları gelecekten kaygılı. Farklı alanlara yönelmek zorunda kalan gazeteciler ve her şeye rağmen doğru haber yapma inancına sarılmış gazeteciler... "Ne olursa olsun hakikatin peşinden koşmak istiyorsan asla yalnız değilsin" diyen gazeteciler, haklarının ihlal edilmesi, finansal sömürü ve kadın gazeteci olmanın getirdiği eşitsizlikler ile mücadele etmenin, mesleğin temel problemleri arasında olduğunu dile getirdi.
Gazeteciliğin geldiği noktayı, gelecek kaygısını ve Türkiye’de kadın olmanın getirisini kadın gazetecilerle konuştuk. Çukurova Bülten’e konuşan gazeteciler, bu mesleğin gelir elde edebilecek bir meslek olmadığını, gönüllükle yapılan bir meslek olduğunu söyledi.
"Amaç haber yapmak değil, amaç doğru haber yapabilmek olmalıdır"
Kendinizden bahseder misiniz?
Kader Kaplan; Merhaba, ben Kader Kaplan. Mersin Üniversitesi’nde Gazetecilik Ana Bilim Dalı’nda yüksek lisans eğitimime devam etmekteyim. Şu anda birinci sınıf öğrencisiyim. Araştırma alanlarım arasında yapay zeka, sosyal ağ analizi, dijital eylemcilik, hayvan hakları ve medya bulunmaktadır.
Azime ;Dicle Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümü 4.sınıf öğrencisiyim. Atatürk Üniversitesi Gazetecilik bölümü mezunuyum. Bölümümü başarıyla bitirdim, tabi bölüm seçimimden belli olmalıdır ki araştırmayı, sorgulamayı seviyorum. Bunların yanı sıra doğru bilgiye ulaşmak ve o doğrultuda aktarmak her şeyden önemlidir. Medya o kadar güçlü ki; insanları imkanı bulunmayan bir şeyin varlığına inandırabilir ya da imkanı bulunan bir şeyin olmadığına inandırabilir. En kötü tarafı da inanılır. Doğru habercilik anlayışı ile insanların gerçeği görmesini sağlamak en temel görev olmalıdır. Amaç haber yapmak değil, amaç doğru haber yapabilmek olmalıdır.
“Kadın gazeteciysen iş imkanı hiç yok”
Mesleğinizle ilgili kaygılarınız var mı, varsa nelerdir?
Azime; Bu mesleği icra ederken tabii bir çok mesleki kaygılar da ortaya çıkıyor. Tamam haber yapıyorsun ama senin bu haberi yapmanı istemedikleri takdirde ikinci sınıf vatandaş muamelesi görebilirsin. İş imkanı neredeyse yok denilebilecek kadar az. Tabi kadın gazeteciysen iş imkanı hiç yok. Gazetecilik gönüllülükle yapılan bir meslektir.
Ne olursa olsun hakikatin peşinden koşmak istiyorsan asla yalnız değilsin ama bu bölüm mesleki gelir elde edilebilecek bir bölüm değil.
Kader Kaplan; Mesleğimle ilgili kaygıları, lisans eğitimim sırasında yaşamaya başladığımı ifade edebilirim. Türkiye’de gazetecilik mesleği, fikir özgürlüğü bağlamında ciddi zorluklarla karşı karşıya kalmakta; gazetecilerin haklarının ihlal edilmesi, finansal sömürü ve kadın gazeteci olmanın getirdiği eşitsizlikler, bu mesleğin temel problemleri arasında yer almaktadır.
"Gazetecilik emeğinin karşılığını alamayacağın bir noktada"
Geleceğe dair planlarınız nelerdir? Gazeteciliğin geldiği noktayı nasıl değerlendirirsiniz?
Kader Kaplan; Geleceğe yönelik planlarım, sorumluluk sahibi ve ayakları yere sağlam basan bir birey olarak toplumuma faydalı olmaktır. Yüksek lisansımın ardından akademisyenliğe adım atmayı hedefliyorum. Bununla birlikte, araştırmacı gazetecilik alanında ilerlemeyi de önceliklerim arasında değerlendiriyorum.
Gazetecilik, günümüzde teknolojinin sağladığı imkanlarla yeni medya biçimlerinde varlık göstermektedir. Bu bağlamda, yapay zekânın entegrasyonu, gazetecilik etiği açısından önemli tartışmalar doğurmakla birlikte, gazetecilerin ürettikleri içerikleri çok daha hızlı ve pratik bir şekilde oluşturabilmelerine olanak tanımaktadır. Ayrıca, bireylerin sahip olduğu mobil cihazlar sayesinde her an haber üretme ve yayımlama kapasitesine sahip olmaları, geleneksel gazeteciliği dönüştüren bir dinamik oluşturmuştur.
Gazetecilik yapmak şu an finansal anlamda emeğinin karşılığını alamayacağın bir noktada o yüzden ben ileride kendimi geliştirip iletişim uzmanlığı gibi daha çok kurumsal bi yerde çalışmak istiyorum. Geçenlerde ceo uyumlu yazı için başvurdum. Bin kelimelik. İnanılmaz komik bir rakam 85 TL emeğimin karşılığıymış, büyük bir sömürü. Kabul etmedim. Tam anlamıyla hepsinde büyük bir sömürü var. Gelecek kaygıları anlamında daha çok teknoloji kültür vs gibi alanlarda çalışmayı planlıyorum. Çünkü siyasi haber yapmak sonucu karanlık bir yol. Kendime bir yol çiziyorum bu nedenle...
Azime; Geleceğe dair planım yok, çünkü rastgele yaşıyoruz. Yolda yürüdüğümüz yerde vurulup ölmeme garantimiz yok, ya da bir kaleden, surdan atılmama garantimiz yok, bindiğimiz otobüsün güvenliği, yürüdüğümüz yolların güvenliği yok. Haliyle haber peşinde koşarken haber olmama garantimiz yok.
Mesleğinizi yapabileceğinizi düşünüyor musunuz? Çalışmak istediğinizde veya çalışırken karşılaştığınız sorunlar nelerdir?
Azime; Mesleğimi yapıyorum, gönüllülükle, kuvvetli bir bağ ile. Ülkenin bir ucundan diğer ucuna sesini duyurmak isteyen her insanın sesini duyurabilmek için… Barışın müjdeleneceği güzel günlere kadar ses olmaya çalışacağım.
Kader Kaplan; Gazetecilik mesleğini icra edebileceğimi düşünmekteyim. Özellikle freelance çalışma modeli sayesinde ev ortamında da özel haberler üretebilme potansiyelim bulunmaktadır. Ancak, kurumsal bir yapıda çalışmayı hedeflerken karşılaştığım zorluklar da mevcuttur. Yerel gazeteler, finansal yetersizlikler nedeniyle genellikle düşük maaşlar sunmakta; bu durum, yaşam ihtiyaçlarımı karşılamada yetersiz kalmaktadır. Bunun yanı sıra, büyük sorumluluklar almak, sosyal haklar ve sağlık güvencesi gibi temel hakların sağlanmaması, profesyonel bir kariyer inşası noktasında hayal kırıklığına yol açmaktadır.