Mersin’in Akdeniz ilçesinde Arap Alevilerin yoğun olarak yaşadığı Karaduvar Mahallesindeki İsa Öner Anadolu Lisesi’nde ÇEDES tartışması, 2023-2024 eğitim öğretim yılının ikinci döneminde başladı. Mersin Müftülüğünden geldiklerini belirten bir ekip, Milli Eğitim Müdürlüğünden izinlerinin olduğunu, okulun salonunda ÇEDES etkinliği yapacaklarını bildirdi. Okul müdürü Abdurrahman Devran da etkinliklere katılım konusunda öğretmenleri bilgilendirdi. Ancak Karaduvar Mahallesinden birçok veli, çocuğunun ÇEDES etkinliklerine katılmasını istemediğini belirten dilekçelerle okul idaresine başvurdu.
‘OKUL MÜDÜRÜ İKİ ÖĞRETMENİ TEHDİT ETTİ’ İDDİASI
Artı Gerçek’ten Abidin Yağmur‘un haberine göre; Eğitim İş üyesi öğretmenler A.D. ve E.E de hem örgütlü oldukları sendikanın hem de Karaduvar Mahallesi sakinlerinin ÇEDES projesiyle ilgili çekincelerine dikkat çekerek ders saatlerinde veli izin belgesi olmayan öğrencileri ÇEDES etkinliğine göndermeyeceklerini okul müdürüne bildirdi. Okuldaki ÇEDES etkinliğine veli izin belgesi olan öğrenciler katılırken velilerinin izin vermediği birçok öğrenci etkinliğe katılmadı. İddiaya göre, bu olayın ardından okul müdürü ile öğretmenler arasında okulun whatsApp grubu üzerinden tartışmalar yaşandı. Okul müdürü Eğitim İş üyesi iki öğretmeni, öğrenci ve velileri ÇEDES projesine karşı kışkırtmakla suçladı ve müdürün şikayeti üzerine Akdeniz İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü öğretmenler hakkında soruşturma başlattı.
‘DİNİ EĞİTİMİ ENGELLEME’ İDDİASI
Müfettişler hem okulun öğrencileriyle hem mahalleden bazı kişilerle görüşerek soruşturma evrakını oluşturdu. Soruşturma evrakında öğretmenler hakkında ‘Hizmet içinde devlet memurunun itibarı ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışta bulunmak’ iddiasıyla soruşturma açıldığı bilgisi yer aldı. Evrakta ayrıca, öğretmenlerin, ‘ÇEDES Projesi kapsamında Diyanet İşleri Başkanlığı aracılığıyla il ya da İlçe müftülüklerinin düzenlemiş olduğu hiçbir etkinliğe velisi bulunduğum öğrencinin katılmasını istemiyorum’ ifadelerinin yer aldığı dilekçeleri velilere dağıttıkları iddia edildi ve öğretmenlerin bu fiilleriyle ‘dini eğitimi engellemeye çalıştığı’ savunuldu.
‘KARADUVAR HALKI İSTEMİYOR’
Karaduvar Mahallesi’nde uygulanmaya başlanan ÇEDES projesinin halkın tepkilerine rağmen devam ettiğini belirten Tekin, “İsa Öner Anadolu Lisesi’nde velilerin ÇEDES Projesi’ne öğrencilerinin katılmasını istememeleri ve Eğitim İş sendikasının oluşturduğu dilekçeyi kullanmak istemeleri okul yönetiminde rahatsızlık yarattı. Projenin, Karaduvar halkının çağdaş eğitim konusundaki hassasiyetine rağmen uygulanmakta ısrar edilmesi ve projeye karşı çıkan Eğitim İş sendikasına üye iki öğretmene soruşturma açılması art niyetin göstergesi. İsa Öner Anadolu Lisesi müdürü, bütün velilerden izin dilekçesi almadan projenin uygulanmasına izin vermiştir. Velilerin, çocuklarının projeye katılmasını istemediğine dair verdiği dilekçelerin tamamını işleme koymamakla suç işlemektedir. Okul müdürü, proje uygulanırken öğrencisinin dersten alıkonulup dini içerikli propaganda yapılan salona gitmesine izin vermeyen öğretmenlere, okulun resmi watsApp grubundan tehdit mesajı yazmıştır” diye konuştu.
‘DİN EĞİTİMİNİ OKULLARDA ÖĞRETMEN VERMİYOR MU?”
Öğretmenlerin ‘dini eğitimi engellemeye çalışmak’ ile suçlanmasına da değinen Tekin, şunları söyledi:
“Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Saygılıyım (ÇEDES) isimli projenin kamuoyuna yansıtılan yönü ‘çevre ve değerler eğitimi’ üzerine olduğu söylenmişti. Milli Eğitim yetkilileri soruşturma raporunda ÇEDES’in çevre ve değerler eğitimi olmadığını itiraf etmiş oluyor. Okullarda yasal olarak verilen dini eğitim, Milli Eğitim Bakanlığının kadrolu Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerince verilmiyor mu? ÇEDES projesinde görev alan ve pedagojik formasyonu olmayan yüzlerce imam, vaiz gibi din görevlisinin yasal olarak dini eğitimi hangi tarikatların dini değerleri üzerinden verdiği, soruşturma dosyasındaki itiraftan sonra açıklığa kavuşması gereken bir konudur. Şimdi soruyoruz: Okul müdürü, veli izin dilekçesi alınmayan bir projenin uygulanmasına nasıl izin vermiştir? Okul müdürü, projenin uygulamasındaki eksiklikleri ifade eden ve bu suça ortak olmak istemeyen öğretmenlere baskı uygulayıp, soruşturma açarak ne yapmaya çalışmaktadır? Soruşturma raporunda yer alan ‘dini eğitimin engellemeye çalıştınız’ ifadesine istinaden ÇEDES projesi, çevre ve değerler eğitimi için mi, dini eğitim için mi planlanmıştır? Öğrencilerin ifadelerinin rehber öğretmen gözetiminde alınması esastır. Soruşturmayı yürüten müfettişler, öğrencilerin ifadelerini rehber öğretmen olmadan aldıysa bu durum öğrencilerin ifadelerini etkiler mi? Söz konusu ÇEDES olunca, okuldaki öğretmenlere, disiplin ve yer değiştirme cezası verilmek istenerek öğretmenler susturulmak mı isteniyor? Eğitim İş sendikası olarak Karaduvar’daki okul müdürünün ve bundan sonra ÇEDES projesinin uygulanmasında yapılacak her çalışmanın takipçisiyiz.”